Göç çağımızın en önemli konularından biri haline gelmiştir. Küresel ve bölgesel düzeydeki sosyal ve ekonomik eşitsizliklerin kendi en güçlü ifadesi göçmenlerin sayısında görülebilir. 2012 yılından itibaren göç konusu bu topraklarda da siyasette ve toplumsal hayatta en çok konuşulan konulardan biri haline gelmiştir. Göçmen emeği ve göçmenlere sunulan hizmetlerle alakalı sektörler ülkenin ve kentlerin ekonomik yapısını değiştirmektedir. Bu nedenle hem mültecilerin hem de ev sahibi toplumun günümüz koşullarını anlayabilmek için Göç Enstitüsü’nün kurulması bir gereklilik haline gelmiştir.

2018 yılında, Cumhurbaşkanı özel izniyle kurulan Göç Enstitüsü, toplumsal olayların, savaşların, şiddet sarmalının neden olduğu insani krizlerin en trajik boyutlarından birisini teşkil eden zorla göç ettirmenin, mülteci olmaya zorlanmanın ya da mülteciliğin yarattığı yaşam koşullarını tartışmak konuşmak, gündeme getirmek ve mümkün çözümler üzerinde durmak amacıyla çalışmalarını sürdürmektedir. Göç Enstitüsü, mülteci ve sığınmacıların dünya üzerindeki her insan gibi insanlık onuruna yaraşır şekilde yaşaması hedefiyle geçtiğimiz yıl içerisinde uluslararası bir akademik etkinliğin düzenlenmesinde büyük rol oynamış, göç alanında yetkin kişileri paneller aracılığıyla öğrencilerle buluşturmuş, Gaziantep Üniversitesindeki öğrencilerin toplumsal entegrasyonunu sağlamak amacıyla projeler yürütmüş ve yayınlar yapmıştır.

Göç Enstitüsü, bu zamana kadar yürüttüğü ve yürütmekte olduğu araştırmalarla hem kısa vadede hem de uzun vadede toplumsal uyuma ve entegrasyona yönelik geliştirilen politikalara ve kurumsal stratejilere yol göstermek çalışmaktadır. Enstitü, himayesi altındaki yüksek lisans programlarına gelecek eğitim – öğretim yılında yenilerini de ekleyerek verdiği eğitimin kapsamını genişletmek istemektedir. GAÜN Göç Enstitüsü Yeni açılan ve açılması planlanan lisansüstü programlarla araştırmacılar ve akademisyenler yetiştirmenin yanı sıra düzenlediği çalıştaylar, panel, sempozyumlarla, düzenlediği saha çalışmalarıyla ve bu ve bunun gibi çalışmaların sonucunda çıkardığı eserlerle başta göç konusu olmak üzere Gaziantep’in, Türkiye’nin kısacası içinde yaşadığımız coğrafyanın sorunlarının tespitine ve sorunlarının çözümüne yönelik önemli çalışmalara imza atmaktadır.